Okulu bitirdim :)

Uzun zaman önce şöyle bir yazı yazmıştım. Bugün 29 Temmuz ve bir kaç hafta önce diplomama kavuştum :) Artık bende başkanımın deyimiyle Çekonomist’ im :)Sürecin zorluklarını zaten yazmıştım fakat yazmadığım, yeni tecrübe ettiğim bir zorluğu daha dile getirmem gerekiyor.

Hayatınızda ki değişimlerden yada olaylara baktığınız açılardan kaynaklanan konsantre bozukluğu içine girebiliyorsunuz. 4. sınıfta bütünlemelere bir ders bıraktığımda artık okulu bitirdim hissine kapılmıştım çünkü (Türkiye Ekonomisi) o kadar dersi vermişim bir dersimi veremeyecektim, pehhhh ! Sınava girip çıktığımda dünya adeta başıma yıkılmıştı çünkü kaldığımı anlamıştım. Sadece bir dersten değil, hayattan derste kalmış gibiydim. Dersin konusunu zaten hiç sevmiyordum, durum böyle olunca “kesinlikle ben bu dersi veremem arkadaş” havasına girmiş, artık okulu bitirmemin çok mümkün olmayacağı hissine kapılmıştım. Okula başlamayı kafama koyduğum günden diplomayı aldığım güne kadar benle kafa bulan bir sürü insan vardı, bitiremezsin beceremezsin diye, sanırım onlar haklıydı. Naaahhhhh! haklıydılar, sirkelenip kendime geldim. Başladığım işi öyle yada böyle bitirmem gerekiyordu, dersin ne olduğu umrumda bile değildi. Başkanımla stratejimizi ilk sınavdan 80-90 almak üzerine kurmuştuk ve ona göre deliler gibi çalışmıştık. Ne varki işler planladığımız gibi olmadı ve 53 aldık :D 2. sınavlar konuların birikmesi ve havaların ısınmasının verdiği rehavetten dolayı zaten zordu artık iyice zorlaşmıştı. Artık x planı zamanı gelmişti, Ozan’ ı arayıp dersin notlarını ve deneme sınavlarının tamamını istedik, sağolsun 2. gün notlar elimize ulaştı kaba bir analizden sonra bir plan daha geliştirdik ve çalışmaya koyulduk. Aslında plan her şeyi ezberlemekti, öğrenmek değil :D Sınavda sorular önüme geldiği anda geçtiğimi, okulu bitirdiğimi anlamıştım. O heyecanla soruları nasıl işaretledim çıktım hatırlamıyorum, yazarken bile zevkten aklım başımdan gidiyor :D Çok bir puanda almadım 63 ile geçtim fakat bize 50 yetiyordu..

Gelelim bu yazıyı neden yazdığıma. İçinde bulunduğunuz durum ne olursa olsun hiç bir zaman umudunuzu, inancınızı kaybetmeyin. Ne kadar güçlü olursanız olun bazı zorlukların üstesinden tek başınıza gelemezsiniz, yakınlarınızla, güvendiğiniz insanlarla problemlerinizi dertlerinizi kesinlikle paylaşın ve bundan korkmayın, çekinmeyin. Yaptığınız her işte bir hedefiniz ve planınız olsun. En kötü plan bile plansızlıktan iyidir.

Tekrar bu süreçte yanımda olan herkese, en başta eşime ve başkanıma sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum.

Aöf sürecinin özeti; “Okumayı öğrendim, okuduğumu anlamayı öğrendim, yazmayı öğrendim, sınırlarımı öğrendim, inanmayı öğrendim, hedefe ulaşmanın tarifsiz mutluluğunu öğrendim..”

  • http://zozi.net Zafer LATİF

    Merhabalar. Amacınıza ulaştığınız için sizi tebrik etmek istedim. Site genelde ASP ile ilgili olduğu için çok ilgimi çekmedi açıkçası :) Ancak bu yazınızda biraz kendimi gördüm ve yazmak istedim. Benim yaşım 26 ve henüz liseyi bitirmiş değilim. Zamanında ( 2000 senesi ) ailevi nedenler ve babamın ” okuyup ne yapacaksın ” demeleri üzerin , hatta ve hatta ilk okulda öğretmenimden yüzüme aldığım yara izinden ötürü okuldan oldukça soğumuştum. İlk okul 3. sınıfta başıma gelen yaralanma olayından sonra zaten okumak çok zorlu oldu benim için. 2003 senesinde bir hevesle açık meslek lisesine yazıldım. Tüm hevesime rağmen , şanssızlığım hat safhalarda olduğu için yalnızca 1 sene okuyabildim. Çünkü gittiğim okul bölümü kapattı ve hiç bir yere alınmadım. Daha sonrasında askere gittim geldim. İş hayatı derken okula uzun süre ara vermiş oldum. Ancak 2010 senesinde tekrar okumaya niyetlendim. Benim en büyük şansım ise şu an birlikte yaşadığım kız arkadaşım oldu. Kendini öğretmen olduğu için eğitime çok fazla önem veriyordu. Gaza da geldim yani anlayacağınız ;) Babamın sen okuyamazsın , bitiremezsin sözleri artınca da evden ayrıldım. Kız arkadaşımla yaşamaya başladım ve aynı zamanda okula da. Öylesine hırslandım ve heveslendim ki , dışarıdan girdiğim derslerin çoğunu kısa sürede tamamladım. Okulda ki derslerim ise inanılmaz iyi. Hatta bu sene nasipse okul birincisi olarak bitireceğim. Bu süreçte çok işsiz kaldım. Beş parasız kaldım. Kimse beni , yarı zamanlı bile işe almadı. Sadece harçlık için çalışmak istediğimi belirterek bir çok bilgisayar firmasına gitmeme rağmen kimse beni istemedi. Okuduğum bölüm , bilgisayar teknik servis ve işimde iyiyimdir. Ancak okul için izin almak söz konusu olduğundan , insanlar nedense bana pek yanaşmadılar. Kız arkadaşım her ne olursa olsun bana destek oldu. Kurye olarak çalıştım uzun süre kimseye muhtaç olmamak için. Kendimi beğenmişlik değil ama bu kadar bilgi dolu bir insanın , neden kendi mesleği ile ilgili bir iş yapmadığı en alakasız kişiler tarafından bile yargılandı. İnsan şanssız olunca başına her şey geliyor. 2013 de nasipse mezun oluyorum ve bu sene dershaneye başladım. Üniversiteye niyetliyim ve çok da hevesliyim. Bizim gibi insanlar , başkalarının tahmin bile edemeyeceği şeyler yapıp , onları şaşırtmaya devam edeceğiz. Önümde hala çok zorlu bir süreç var ama bittiğinde insanlara başarının ne şekilde elde edileceğini çok güzel anlatacağım. Umarım birileri bu yazıyı okurlar ve hiç bir zaman heveslerinden , hayallerinden , azimlerinden , inançlarından vazgeçmezler. Hayatta başarılar dilerim.

  • Recai

    Hayırlı olsun Uğur Bey.