Ajax Scriptler Adres Listesi..

Öncelikle Ajax nedir ondan biraz bahsedelim. Kabaca ajax; sayfa yenilenmeden sunucu tarafında işlem yapmamızı sağlayan bir kodlama tekniği. Yani bir linke tıklıyorsunuz veya bir form dolduruyorsunuz farklı bir sayfaya gitmeden işlemler oracıkta gerçekleşiyor. Bu adresten detayına bakabilirsiniz http://tr.wikipedia.org/wiki/AJAX_(programlama) Web 2.0 denildiğinde akla ilk gelen özellik Ajax kullanılarak yapılmış atraksiyonlar geliyor. Eğer sizde benim gibi asp ile kodlama yapıyorsanız, veritabanı işlemlerinin neredeyse çoğunun php ile verildiğini göreceksiniz. Kendimce 3-5 scripti asp ye çevirdim. Yakın gelecekte onları sizlerle paylaşacağım. Buyrun alttaki scriptleri inceleyin..

http://www.ajaxrain.com/
http://www.hotajax.org/
http://www.ajaxrain.com/
http://ajax-tr.com/
http://www.ajaxdaddy.com/
http://ajax-tutorials.com/
http://miniajax.com/
http://www.crackajax.net/
http://freeajaxscripts.net/
http://www.funkyajax.com/
http://www.ajaxonomy.com/
http://www.bestajaxscripts.com/
http://www.ajaxcss.com/
http://www.noupe.com/jquery/50-amazing-jquery-examples-part1.html
http://www.noupe.com/ajax/50-amazing-jquery-examples-part1.html
http://www.smashingmagazine.com/2008/09/11/75-really-useful-javascript-techniques/
http://www.smashingmagazine.com/2007/06/20/ajax-javascript-solutions-for-professional-coding/
http://speckyboy.com/2008/04/09/41-of-the-best-mootools-ajax-example-downloads/
http://webdeveloper.econsultant.com/ajax-demos-examples-code-samples/
http://designsadvice.com/ajax/30-of-the-best-ajax-tutorials

Ajax Yükleniyor Animasyonları
http://ajaxload.info/
http://www.webscriptlab.com/
http://mentalized.net/activity-indicators/
http://www.ajax.su/ajax_activity_indicators.html

Trabzonspor.org.tr Yapılış Hikayesi..

Emre abimden bu olayı ilk duyduğumda çok heycanlanmıştım. Sonrasında Oğuzhan abiyle Trabzonspor tesislerine giderek diğer Emre abiyle tanıştık ve neler olmalı nasıl olmalının konuşmasını yaptık. Dönüşte kendi kendime “Apo bu yükün altından nasıl kalkacaksın sorusunu sordum”, nedenide sitenin çok yoğun bir ziyaretçi trafiğinin olmasıydı. Kafamda kendimce özellikle fikstür sistemi için bir kaç harita belirledim, çünkü fikstür bitince işin bana göre zor kısmı bitecekti. Neyseki ufak tefek sıkıntılar haricinde çok yorulmadan o kısmı hallettik. Gel zaman git zaman ilk baştaki tasarımın ve yapının birazcık uzağında bir yapıyla testlere başladık. Hergeçen gün hataları eksikleri giderdik. Sağolsun Emre abi çok yardımcı oldu, gece gündüz hiç durmadan çalıştık desek abartmış olmam herhalde. Çok kısa bir zamanda böyle bir sitenin çıkması gerçek anlamda bir başarıydı bana göre. Oğuzhan abinin inanılmaz tasarım kabiliyetini hiç ağzıma almıyorum bile :) Site şuanda yayaında fakat çalışmalar devam ediyor. Benim tahminime göre yeni yılda dört dörtlük bir halde yayın hayatına devam eder. Sonuç olarak Sözenler Bilgisayar ve İnterdizayn iş birliğiyle, bana göre tarzındaki en iyi sitelerden bir tanesi oldu. Emeği geçen herkese tekrar tekrar teşşekür ediyorum.

Trabzonspor.org.tr ha yayınlandı ha yayınlacak :)

Merhabalar efendim.. Haftalardır süren çalışmaların sonucunda Trabzonspor’ un resmi web sitesi olan http://www.trabzonspor.org.tr yeni kimliğine bürünmek için dakika sayıyor. Hûmmallı bir çalışmanın eseri olan bu sitede benimde katkım olduğu için çok onurlu ve gururluyum. İçinde bulunduğum en büyük proje buydu. Allah’ ın izniyle bu mûbarek gecede açılışını yapacağız. Bakalım tepkiler ne olacak. Bu konuya ilerki zamanlarda derinden tekrar değineceğim.

Google 10 Yaşında

Google 10. yaşını çeşitli aktivitelerle kullanıcılarıyla paylaşıyor. Özellikle 10 üssü 100 adındaki proje yarışması büyük ilgi görüyor. Eğer Google projenizi beğenirse size 10milyon dolar bütçe veriyor. Bu yarışmaya katılmak için buradaki adresi kullanabilirsiniz. Eğer Google ya kullanım hikayenizi göndermek istersenizde buradan başlayabilirsiniz. 10. Yıl etkinliklerini bu adresten gözatabilir ve Google hakkında enteresan bilgilere ulaşabilirsiniz. Google Zaman çizelgesine gözatmayı sakın unutmayın ;) Bu arada zaman çizelgesi Google’ nin kendi tarayıcısı olan Chrome‘ da çalışmıyor :) Belki bende çalışmıyordur :)

Site ile ilgili güncellemeler 2

Merhabalar, her geçen gün ufak tefek iyileştirmeler, geliştirmeler yapıyorum. Eskiye nazaranla hayatımın biraz daha düzene oturması, zamanı elimden geldiğince iyi kullanmama imkan veriyor ve ben bu zamanın 30 ila 45 dakikalık kısmını kişisel siteme ayırıyorum. Bu zaman zarfında gerçek dünyadan bir nebzede olsun uzaklaşmış ve neticesinde stresden sıkıntıdan kurtulmuş gibi hissediyorum. Bu bana gerçekten iyi geliyor :) Neyse çok fazla lafı uzatmadan yaptığım yenilikleri listeleyeyim.

  1. Etiket (tag) olayı.
  2. Son zamanların meşhur akımı olan, uzantıları .html yapma olayı. Seo (arama motoru optimizaysonu) için.
  3. Ekle bunu zımbırtısı. Yine son zamanların modalarından biri.
  4. Seo için komple optimizasyon.
  5. Güvenlik üzerine bir kaç ince ayar.
  6. İlk başta sadece default.asp den oluşan yapıyı, 2′ ye böldüm.

Yapılacaklar listemin başında yeni tasarım geliyor. Herzaman dile getirdiğim gibi tam bir tasarım özürlüyüm, zaten şekilden de belli oluyordur. Güzel bir css tema bulup, onu kendime göre düzenleyip, aynı işleyişi bir kaç farkla oraya aktarmayı düşünüyorum ve bunu en kısa zamanda yapmam lazım :) Bu iş gerçek anlamda hastalık, nerden bulaştım yahuu..

OverClock Nedir? Ne değildir ?

overclock

Son zamanlarda bilgisayar dünyasındaki şüphesiz en çok rağbet gören konu OverClock (Hız Aşırtma). Bu yazımda Hız Aşırtma ile ilgili tüm konulara değinerek, çeşitli uygulamalarla mevcut parçalarımıza hız aşırtacağız.

İnsanoğlunun doğasında her zaman doyumsuzluk vardır. OverClock a ilk etapta hızın verdiği haz ve doyumsuzluğun yol açtığı bir uğraş dememiz helaldeki yanlış olmaz. OverClock (oc) tam olarak bilgisayarımızdaki işlemci, anakart, ram ve ekran kartımızı fabrika ayarlarının daha yüksek değerlerinde çalıştırma işlemine verilen addır. Hemen akıllara şöyle bir soru geliyor madem hızlanıyor neden fabrikadan böyle çıkmıyor. Nedeni ise gayet basit oc yaparken parçalarımıza, fabrikasyon ayarlarından farklı ayarlarda çalıştırıyoruz. En bariz örnek normal voltajların üzerine çıkıyoruz. Buda parçalarımızın örneğin normal değerlerinde 10yıllık olan ömürleri 8~9 yıla düşürmemize neden oluyor. Günümüzde özellikle ekran kartı üreticileri piyasaya mevcut kartların OverClock yapılmış versiyonlarını sürüyorlar. Hatta son zamanlarda olayı biraz daha fantastik hale sokup kart üzerinde bulunan düğmeler sayesinde kartlarımıza oc yapabiliyoruz. Bu noktada şunu da belirtmekte fayda var. Örneğin Core2Duo mimarili bir E6300 işlemciyi hiç voltaj vermeden E6400 seviyesine getirmek yada normal bir Pentium4 3.0 işlemciyi Pentium4 3,6 hızına hiç voltaj vermeden çıkartmak mümkün. Bunun örnekleri ekran kartlarında ve ramlerimizde de bolca mevcut. Ama yazımızın başında da belirttiğimiz gibi doyumsuzluktan olsa gerek bu kadar az hız artışı bizi ruhen hiçmi hiç tatmin etmiyor. Şimdiden uyarayım baştan çok mahsum hız artışları isteyebilirsiniz fakat zaman içinde hiç farkında olmadan kendinizi oc dünyasında bulabilirsiniz. Artık yaz olsun istemezsiniz tek sevdiğiniz mevsim kış olur. Eskilere baktığımızda oc işlemi günümüzdeki kadar kolay değildi. Sürekli fiziksel müdahalelerle yapılıyordu ve başarısız sonuçlanan oc işleminde parçalarımız ciddi hasarlar görebiliyordu. Günümüzde firmalarında desteğiyle beraber oc gerek donanımsal gereksede yazılımsal olarak desteklenen bir uğraş bir sektör halini aldı. Sadece Bios üzerinden oc yapılabilirken şimdilerde çeşitli yazılımlar yardımıyla windows ortamında bu işlemleride yapmanız mümkün. Yinede oc ile uğraşacam diyorsanız Bios daki özellikleri bilmeniz birinci kural. Genellikle ilk defa oc yapacak arkadaşlar bios a girerler ve hiç bir işlem yapmadan gerisin geri kaçarlar. Bunun nedeni biosun öcü gibi lanse edilmesinden ileri geliyor. Günümüzdeki donanımların çoğu biostan yada işletim sisteminden yapılan ayarlar neticesinde yanmaz yada arızalanmazlar (ramlerimiz bu konuda biraz hassastır !!). Fiziksel işlemler hariç tabiki. Şuana kadar sayısız anakart, işlemci, ekran kartı ve ram test edip oc yapma imkanım oldu sadece bir seferinde ramler aşırı voltaj nedeniyle arızalandı. Tabi böyle dedim diye de şeylerin başında sıcaklık geliyor. Çünkü fabrikasyon hızların üstüne çıkan parçalar tasarlanan soğutucuları tarafından yeterince soğutulamazlar ve problemler baş göstermeye başlar. Bu problemlerin başında bilgisayarınızın yeniden başlaması (restart), işletim sisteminizin durup dururken donması veya oyunlarda ekranda ne olduğu belli olmayan hataların oluşması gibi istenmeyen durumlar geliyor. Birde throttle adı verilen durum söz konusu. Zaman zaman gözünüze çarpmıştır “OverClock yaptım fakat bilgisayarım eskisinden daha ağır çalışıyor” bu durum ısınan parçanın kendini frenlemesinden ileri geliyor (throttle). İkinci önemli bir konu ise kaliteli bir güç kaynağı (powersupply). Normal çalışma esnasında 65W tüketen bir işlemci voltaj verilip oc yapıldıktan sonra 70W – 80W … gibi güç ihtiyacına gerek duyuyor. Bu rakam ekran kartlarımızda çok daha fazla. Yeri gelmişken şununda altını çizmekte fayda var. Kasamız içersinde en çok güç tüketen donanımımız ekran kartımız. Güç kaynağımız yeterli olmazsa oc işlemini verimli bir şekilde yapamayız ve kalitesi çok düşük bir güç kaynağı kullanıyorsak fiziksel hasarlara da neden olabiliriz. Sadece oc yaparken değil günlük kullanımımızda da güç kaynağımız hayati bir önem taşıyor. Ön bilgimizi aldıktan sonra şimdide isimlerini sıkça duyduğumuz terimlere bir göz atalım.

  • FSB: Front Side Bus ın kısaltılmış halidir. İşlemcimiz ve anakartımız üzerinde bulunan kuzey köprüsünün veriyolu hızıdır.
  • Clock Ratio (Çarpan): İşlemcinin FSB hızının kaç katı hızında çalışacağını belirleyen değerdir. İşlemcimizin çalışma frekansını FSB x Çarpan şeklinde hesaplayabiliyoruz.
  • Cpu Vcore: İşlemcimizin çekirdeğine uygulanan voltajdır.
  • Memory Voltage (VDimm): Belleklerimize (Ram) uygulanan voltajdır.
  • NB Vcore: Kuzey köprüsüne uygulanan voltajdır. NB nin açılımı ise North Bridge’ dir.
  • Cpu Frequency: İşlemcimizin FSB hızı.
  • Dram Frequency: Belleklerimizin çalışma frekansı.
  • Timing: Türkçe karşılığı zamanlamadır. Belleklerimizle kullanılan bir terimdir. Zamanlamalar nekadar düşük olursa performans okadar yükselir.
  • FPS: Frame Per Second ın kısaltılmış halidir. Dilimizdeki anlamı ise Saniyede ekrana verilen kare sayısı. Genellikle oyunlarla birlikte anılan bir terimdir. Nekadar yüksek olursa okadar daha iyidir. İnsan gözü saniyede 25 kareden fazlasını algılayamaz. Yani bir oyun eğer 25FPS nin altına düşmüyorsa akışkan bir şekilde oynanabiliyor demektir.
  • FSP: Bir markadır. Özellikle ürettiği kaliteli powersupply lar ile tanınmaktadır. FSB ve FPS kavramlarıyla uzaktan yakından alakası yoktur. Karışıklığı önlemek için bunuda bilmekte fayda var diye düşündüm.
  • GPU: Graphics Processing Unit in kısaltılmış halidir. Dilimizdeki adıyla Grafik işlem ünitesi. Günümüzdeki en büyük GPU üreticileri AMD ve NVIDIA dır. Bilgisayarcıdan ekran kartı alırken bana Ati marka veya Nvidia marka bir ekran kartı verirmisiniz demek biraz yanlıştır. Nedenide bu iki firma ekran kartı üretmez sadece GPU üretip markalara satarlar.
  • Güney Köprüsü: Ide ve Pci yuvalarını kontrol eden çiptir.
  • Kuzey Köprüsü: Anakartın bir nevi can damarıdır. İşlemcimiz ile diğer aygıtların haberleşmesini sağlayan çipdir.
  • Günlük Kullanım: Adından da anlaşıldığı üzere normal kullanımımızdaki değerler.
  • Stabilite: Yaptığımız OverClock işlemi sonucunda bilgisayarımızın kararlığına stabilite diyoruz. Yani en ufak bir problemin olmadığı her şeyin yolunda gittiğini ifade eden bir terim.
  • SLI, CrossFire: SLI Nvidia’ nın, CrossFire ise Ati’ nin birden fazla ekran kartını aynı sistemde kullanmaya olanak sağlayan teknolojilerinin adı.
  • CPU-Z: Sistemimiz ile ilgili bilgileri görebildiğimiz küçük bir yazılım. OverClockcuların en gözde yazılımıda diyebiliriz. Bu yazılımla oc işleminizi bir nevi tescillemenizde mümkün.
  • Super Pi: İşlemcimiz ve belleklerimizi kabaca test ettiğimiz bir yazılım. En kısa zamanda testi bitirmek hedefimiz.
  • Everest: Bu program sayesinde tüm sistemimizi en ince ayrıntısına kadar görebiliyoruz. Bizim en çok kullanacağımız kısmı ise parçalarımızın sıcaklıklarının durumu.
  • 3D Mark: Özellikle ekran kartımızı test için kullandığımız program. 3D Mark 2001, 3D Mark 2003, 2005 ve 2006 olmak üzere şuanda 4 versiyonu bulunuyor. Programın üreticisi Futuremark. Sistemimize verdiği puanlar dünya çapında referans teşkil edecek şekilde popülaritesi en üst seviyedeki bir yazılım.
  • Pc Mark: Adından da anlaşıldığı gibi üretici yine Futuremark. Bu program ise sistemimizin genel performansını ölçüp puanlandırıyor.

İşimize Yarayacak İndirme Adresleri

Yeri gelmişken belirtmekte fayda var OverClock yapacağımız bilgisayarda her zaman en güncel yazılımların bulunması kârımızadır. Örneğin; en güncel bios, en güncel ekran kartı driveri gibi. Bu yazımızın sonuna geldik. Baştada belirttiğim gibi sıkılmış arkadaşlarımız olabilir fakat olayın temelini bilmekte her zaman fayda var.

ASP ile sık kullanılan fonksiyonlar ve kullanım şekilleri (Bölüm 1)

Trim: Türkçe karşılığı düzeltmek, kesip budamak vb.. anlamlara geliyor. Verinin başındaki ve sonundaki boşlukları almaya yarıyor. Üç şekilde kullanımı bulunuyor. LTrim: Burdaki “L” Left in yani sol un kısaltılmış hali. RTrim: Burdaki “R” Right in yani sağ ın kısaltılmış hali.

        degisken = " 123456789 "
	Response.Write Trim(degisken) ' Çıktısı (123456789) şeklindedir.
	Response.Write LTrim(degisken) ' Çıktısı (123456789 ) şeklindedir.
	Response.Write RTrim(degisken) ' Çıktısı ( 123456789) şeklindedir.

FormatNumber: Gelen sayısal değeri biçimlendirmek, özelliklede virgüllü sayıların virgülden sonraki basamaklarını tahin etmek için kullanılır.

degisken = "123,5592"
degisken1 = "125"
	Response.Write FormatNumber(degisken,2) 'çıktı 123,56 şeklindedir. Buradaki 2 virgülden sonraki basamak sayısını ifade eder.
	Response.Write FormatNumber(degisken1,2) 'çıktı 125,00 şeklindedir.
	Response.Write FormatNumber(degisken1,3) 'çıktı 125,000 şeklindedir.

Len: Length kelimesinin kısaltılmış halidir. Türkçe karşılığı uzunluktur. Veri içindeki karakter sayısını geri döndürür.

degisken = "apostylee.com"
	Response.Write Len(degisken) ' Çıktı 13 dür.

Left, Right: Türkçe karşılığı sol ve sağ olan bu fonksyionlarla, verinin soldan ve sağdan görünecek karakter sayısını belirleyebiliyoruz. Değişkenimizden sonraki sayı kaç karakterin alınacağını ifade eder.

degisken ="bu bir soldan sağdan kırpma örneğidir."
	Response.Write Left(degisken,6) ' çıktı (bu bir) şeklindedir.
	Response.Write Right(degisken,10) ' çıktı (örneğidir.) şeklindedir.

ASP Fonksiyon (Function) Kullanımı

Fonksiyonlar genellikle tekrarlanan işlemleri bir kerede yapmak için kullanılan, hem kodlamayı hemde hata bulmayı kolaylaştıran vazgeçilmez özelliğimizdir. Hemen bir örnekle fonksiyon kullanımı anlayalım.

Function fonksiyonAdi(veri1,veri2)
   if veri1 = veri2 Then
       fonksiyonAdi = "Veriler Birbirine Eşit."
   Else
       fonksiyonAdi = "Veriler Eşit Değil."
   End if
End Function

  ' deneme = deneme olduğu için ekrana Veriler Birbirine Eşit. yazısı çıkacaktır.
  Response.Write fonksiyonAdi("deneme","deneme")
  ' deneme, asdas ye eşit olmadığı için ekrana Veriler Eşit Değil. yazısı çıkacaktır.
  Response.Write fonksiyonAdi("deneme","asdas")

Belki biraz anlamsız bir örnek oldu ama olayın mantığını anlamak için yeterli olduğuna inanıyorum. Anlaşılmayan yerleri, bu yazının altına yorum olarak eklersiniz, elimden geldiğince cevap vermeye çalışacağımdan emin olabilirsiniz.

ASP Split Kullanımı..

Merhabalar efendim, kabaca split fonksiyonunun kullanımını örneklemeye çalışacağım.. Split kelime anlamı olarak bölünme, parçalama vari bir anlama geliyor. Örneğin; deneme1,kitap,defter gibi bir veriden sadece “deneme1” “kitap” “defter” kelimelerini çekip kullanmak istiyoruz. Burada ihtiyacımız olan fonksiyon split !

gelenveri = "deneme1,kitap,defter"
gelenveriParcala = Split(gelenveri,",")
Response.Write gelenveriParcala(0) &"
" 'deneme1
Response.Write gelenveriParcala(1) &"
" 'kitap
Response.Write gelenveriParcala(2) &"
" 'defter

Genellikle split fonksiyonun yanında Ubound da kullanılır. Ubound split ile parçaladığımız verinin adetini sayar. Örneğin;

>gelenveri = "deneme1,kitap,defter"
gelenveriParcala = Split(gelenveri,",")
gelenveriAdeti = Ubound(gelenveriParcala)
  for i = 0 to gelenveriAdeti
    Response.Write gelenveriParcala(i) &"
"
  next

Split i kullanabileceğimiz oldukça fazla yer var. Örneğin selectbox (açılır menü)  ile veri göndereceğimiz zaman value sine sadece bir değer atayabiliriz. Mesala value=”deneme,dede,börtü,böcek” gibi.. Ben örneklerde , kullandım illa virgül kullanacaksınız diye bir şart yok. a karakteride olur / karakteride olur ne isterseniz onu kullanabilirsiniz. Başka bir yazıda görüşmek üzere hoşçakalın..

Palit 4870 Sonic Dual Edition

Bundan 1 sene önce olsaydı sizlere, her türlü testini yapmış ve bilgilerini buraya sıralıyor olurdum. Eski şevkimin kalmamasından dolayı çok fazla teknik bilgi veremeyeceğim, Şefik abimiz bu kartlardan 2 adet istedi ve bende dayamadım en azından resimlerini çekip paylaşayım istedim. Kartlar Palit 4870 Sonic Dual Edition, kart bu adı 2 adet fanından ve arka tarafında bulunan overclock anahtarından alıyor. Palit’ den biraz bahsetmek istiyorum, markayla ilk tanıştığımızda açıkcası çok iyi bir intiba uyandırmıyordu, nedeni de giriş seviyesine hitap etmesiydi. İlerleyen aylarda Sonic modelleriyle çıkışına başladı, bu modellerde kartlar fabrikasyon hızlarının üzerinde çalışıyor ve soğutucuları diğer markaların soğutucularından farklıydı. Aynı zamanda da ucuzdu da, bu kartta görüyorum ki Palit kullanılan malzemenin de kalitesini arttırmış, bu gidişle Palit’ i kimse tutamayacak gibi görülüyor. Kartın detaylı incelemesine buradan ulaşabilirsiniz.

ACER ASPIRE ONE A150L 8.9 inc

Bu kadar şık ve ucuz bir diz üstü bilgisayar hayatımda görmedim, Asus’ un EEPC sinden sonra firmalar küçük taşınabilir aygıtlara ciddi anlamda önem göstermeye başladı, Intel de bence çok çok mantıklı bir hareketle Atom işlemcisini piyasaya sürdü. 15,4″ ekrana sahip 2,5kg ağırlığındaki bir diz üstü bilgisayar benim görüşümce taşınabilir özelliğini hak etmiyor nedeni de taşınmasının işkence olması, hatta diz üstü ibaresini dahi haketmiyor, dizleriniz terliyor bir süre sonra dizler uyuşuyor vb.. Fakat yeni nesil küçük bilgisayarlar tam manasıyla küçük devler, sistem özellikleri çok üst düzey değil belki fakat oyun oynatma haricindeki tüm herşeyi yapmaya olanak sağlıyorlar. Velhasıl kelam stoğumuza yeni giren bu ürünü sizlerle paylaşmak istedim.. Bu arada ACER ASPIRE ONE A150L ‘ ye Windows Xp ve Office 2007 çok rahat bir şekilde kuruluyor ve gayet performanslı bir şekilde çalışıyor. Windows XP driverlerine http://support.acer-euro.com/drivers/notebook/as_one_150.html adresinden ulaşabilirsiniz.

Teknik Özellikler
İşletim sistem Linux
İşlemci Intel® Atom™ processor N270 (1.60 GHz, 533 MHz FSB, 512 KB L2 cache)
Ekran 8.9″ WSVGA high-brightness
Sistem belleği 1GB DDR2 533Mhz
Sabitdisk 120GB 2,5” HDD
Ekran kartı Shared
Optic sürücü YOK
Kamera Entegre Acer kamera, 0.3DV CrystalEye
Bluetooth YOK
WLan
Diğer Wireless,Card reader, 3-cell battery, 1,26kg ,Acer Crystal Eye webcam, 10/100 Mbps Fast Ethernet, Koruma çantası

Sitenin yapılışı hakkında..

Web aleminin içinde olan biri olrak bi türlü kendime istediğim nitelikte bir site yapamadım, hani derlerya terzi kendi söküğünü dikemezmiş sanırım o misal bir durum. Günlerden pazardı ve canımın sıkkınlığını ancak kendime bir site yaparak giderebilirdimki nitekim öle oldu. Dış dünyayla ilişkimi kestiğim anlar bilgisayarın başında bu tarz işlerle uğraştığım anlar oluyor ve ciddi anlamda rahatlıyorum. Neyse uzatmim daha fazla bu sanırım apostylee.com un 81. halidir :)

Nette dolaşırken, şu üst tarafraki kod ekleme mekanızmasını gördüm, bu script beni tam anlamıyla ateşledi. Artık tutulamazdım :) Hemen içine bir adet form ekledikten sonra, nette dolaşmaya devam ettim, birden gözüme menüde kullandığım kutular ilişti, birkaç ufak değişiklikten sonra sitenin menüsüde hazır olmuş oldu. Sıra kodlamaya gelmiştiki kodlamadan önce bana bir adet veritabanı lazımdı. İlk anda Access düşündüm fakat office linsans numarası hatası veriyordu, uğraşacak durumumda yoktu en iyisi Mssql yapayım dedim ve tablolara giriştim. İki adet tablo oluşturdum, Kategoriler ve İçerik diye. Sonra giriştim kodlara do while update if derken kafamdaki ilk aşamaları tamamlamış oldum, bu işler hastalık gibidir ilkten bişiy istemezsini sonra yaptıkça yapasınız gelir ve arkanıza baktığınızda ne istedim ne yapdım olursunuz. Herneyse sonra şu lanet olası kod renklendirme scriptlerini incelemeye başladım, uzaktan çok dandik şeylermiş görünen fakat içine girince durumun okadarda kolay olmadığını gördüğünüz türden scriptler. Aradık taradıktan sonra en imanlısının şuanda kullandığım olduğunu farkettim. Ama en kısa zamanda bende birtane yazacağım ve sizlerle paylaşacağım. Sonrasında yazı tipleri için buradan yardım aldım. Çok garip bir çalışma ortaya çıktı ama tam benim tarzım. En azından kargaya yavrusu şahin gelirmiş misali benim inanılmaz hoşuma gitti. Son olarak en alt kısmı hallettim ve bu halini aldı. Bence gayet iş görür cinsten. Yazılar okunaklı menüler anlaşılır, bundan iyisi şamda kayısı :)