Yazmak hiçbirşeydir ! Tasarlamak, Eriştirebilmek Herşey !

Esasında yazacağım çok şey var fakat nerden başlayacağımı bilmiyorum. En iyisi şöyle bir giriş yapalım; bazı şeyler vardır, sonradan kazanılamaz. Allah doğuştan bazı yetenekleri bizlere bahşetmiştir. Kiminin sesi, kiminin güzelliği, kimininde TASARIMı. Bu konuda yanlız olmadığımı adım gibi biliyorum. İleri seviyede Photoshop ve CSS bilmeme rağmen en ufak bir siteyi bile tasarlıyamıyorum. Ne renkler nede farklı bişiyler uyduramıyor, yaratamıyorum. Öylede tanıdığım insanlar varki bildiği sıradan 2-3 şeyle tasarımı ağlatabiliyor. Ben bu insanlara doğuştan yetenekli diyorum. Eminimki aradan yüzyıl geçse ben yine tasarım yapamıyacağım. Bunun yanında programlama kısmını ise hevesli olan herkes kendini biraz kasarak öğrenebilir. Eninde sonunda istediğini yapabilir. Tasarım yapabilen insanları feci halde kıskanmaktayım, evet evet kıskanmaktayım :) Yazının geri kalanıyla alakasız bir giriş olmuş olabilir ama içimde kalmıştı yazayım dedim ;)

Evet yeni bir yıla gireceğiz, bu herkese ufak tefek bişiyler anımsatıyor bana sadece ticari yazılımın devrini ve TL parabirimine geçişi hatırlatıyor. Bazı raporlamalar ve işleyiş açısından şuanda kullandığımız Vegawin bizi tam manasıyla tatmin etmiyor. Bizde yeni yıla yeni program dedik ve araştırmaya koyulduk. Sonuçta ülkemizde bu tarz epeyce program bulunuyor. Araştırmalarımız sonucunda, Logo Tiger2, Micro ve Uyum programlarını incelemeye karar verdik. Sektörümüz Toptan Bilgisayar ve Donanımı Satışı. Şunu kabul ediyoruz, sektörümüze özel bir yazılım bulunmuyor, biz işimize uyan en iyisini arıyoruz. Öncelikle bariz şekilde programların hepsi ana hatlarıyla aynı gibi.. Özellikten geçilmiyorlar fakat ben programların arayüzlerine ciddi şekilde kafayı taktım. Haaa bilmiyenler için bu yazılımlar öyle işletim sistemi gibi 100 dolarlı fiyatlarda değiller. Tek kullanıcılı bize hitap ettiği varsayılan yazılım 5.000YTL civarından başlıyor. Yazılımı 1 kişi kullanmayacağına göre maliyeti düşünün. Gelelim arayüzlere, programa tıklayıp açılan ilk ekranı gördüğünüzde kafadan bir şok yaşıyorsunuz. Karman çorman bir dizilim ve kargacık kurgacık bir yerleşim söz konusu. Eğer oturup ben keşfederim havasıyla başınaoturduğunuz programda hiç bir şeyi becerip yapamıyorsunuz. Hemde bu programlar Türkçe ! İnanmayacaksınız fakat bu yazılımları ne satan biliyor nede yıllarca kullanan, kısacası labirentten farksız bir yapıları var. Öte yandan düşünüyorum Microsoft ürünleri bilmediğimiz bir dilde dahi olsa anında adapte olup işimizi rahatlıkla görebiliyoruz. Diyeceksinizki adamlar dünyanın en büyük yazılım şirketi bu kadar olsun. Arkadaşlar kimse kendini oyana buyana atmasın Bill Gates denen amcamız nerdeyse tüm yazılımlarında olayın işlevsellik ve diğerkısımlarını süper bir şekilde uydurmuş. Microsoft’ u savunmuyorum yanlış anlaşılmasın ama yiğidi öldürüp hakkınıda vermek lazım. Ülkemizin ekonomik durumundan dolayı hernekadar insanlar lisanssız ürünleri kullansalarda eminimki 40- 50$ olan bir işletim sistemini herkes alır. Nacizane görüşüm programların arayüzlerinin tasarımı çoğu şeyin önünde geliyor. Sebebide bu yazılımları kullanacak insanlar bilgisayar mühendisi veya bilgisayar uzmanı insanlar değil. Adım gibi biliyorumki Microsoft oturup ticari bir yazılım yazsa, hem tüm sektöre hitap eder hemde herkes kolaylıkla kullanabilir.

Olayı toparlayacak olursak, bir DataGrid içinde kayıtları listeletip gruplandırmakla program olmaz, ticari yazılım hiç olmaz ! Gerçi alan razı satan razıki bu yönde en ufak bir değişiklik yapılmıyor. Neyse ben içimde kalanları söyledim.

  • emin

    Konu içerik itibariyle derine inen bir yazı. Herkes microsoft’un tekelci para manyağı hatta hiç güvenli sisteme sahip olmadığını söylüyor. Bende ilk bilgisayar kullanma yıllarımda bu yazıları doğru sanarak Türkiye’nin işletim sistemi PARDUS’a geçtim.
    Geçmez olaydım!
    İlk başlardaki formatlama aşamasında yağ gibiydi. Arayüzü anlıyordum (pcye benziyordu) fakat açık kaynak olması nedeniyle ve her programın bu işletim sisteminde çalışmaması nedeniyle anlamsız uyarılar nedeniyle adeta şok oldum. Bir microsoft’un kıyısına bile yaklaşamamıştı. Benim isteklerimi karşılamaktan acizdi. Her program kurulmuyordu anlamsız uyarılar veriyordu yardım sayfaları yoktu-yada vardı ben bulamadım. fakat mirosoftta her sorunun google aramasında en az 100 çözüm yolu vardı. Delirmeden hemen tekrar format atarak pardus’u kaldırdım. Çünkü ben işimle gücümlemi uğraşacağım sistemin koduyla uyumuylamı uğraşacağım?
    şairin dediği gibi,
    Teknoloji kimin umrunda?

  • http://a apoStyLEE

    Emin kardeşim ben herzaman şunu söylerim. İhtiyaca göre bilgisayar ve program vardır ! Bizim genlerimizdeki bir koddan kaynaklı olsa gerek sadece bilgisayar ve teknoloji konusunda değil diğer konularda da henüz ihtiyaçlarımızdan bihaberiz. Örnek veriyorum Pardus senin işini görmemiş fakat başka bir arkadaşın eminimki işini görmüştür. Burdaki olay şudur Microsoft ürünleri okadar kaliteliki esasında kalite ifadesi bile yetersiz kalıyor. 7′ den 70’e herkes anlayıp kullanabiliyor. Bu bir başarıdır bu bir tecrübedir bu bir dünyanın en büyüğü ünvanının tescilidir. Microsoft bu işin doğayenidir ve sanırım uzun yıllarda bu böyle olacaktır.